I.
KEYKAVUS |
Keyhüsrev’in ölümü üzerine, devlet erkanı, büyük oğul Keykavus’un tahta çıkarılmasına karar verdiler. Keykavus, Kayseri’de tahta çıkarıldı. Keykubat, amcası olan Erzurum Meliki Tuğrulşah ve Ermeniler’in de yardımı ile bir ordu toplayarak Kayseri üzerine yürüdü ve şehri kuşattı. Keykavus’un adamları, önce kuşatmaya katılan Ermeni Kralı’nı, bazı vaadlerle kuşatmadan çekilmeye ikna ettiler. Takiben, Tuğrulşah ta kuvvetleri ile çekilip Erzurum’a döndü. Durumun ümitsizliğini gören Keykubat ta Ankara’ya çekilerek burada savunma durumuna geçti. Keykavus Kayseri’den Konya’ya geçti. Burada yapılan cülus töreninde, halife el-Nasır Lidinillah’ın temsilcileri ile birlikte, Laskaris’in elçisi de bulunuyordu. Elçinin getirmiş olduğu, Laskaris’in tekrar anlaşma talebi, Keykavus tarafından kabul edildi. Keykubat’ın Ankara’daki hazırlıkları kendisi için tehlike teşkil ediyordu. Ankara, uzun süre kuşatma altında kaldıktan sonra, Keykubat, kardeşi ile anlaşarak, kendi hayatı ve halka bir zarar vermemesi koşuluyla, şehri Keykavus’a teslim etti (1212-1213). Keykavus, saltanat mücadelesini kazandıktan sonra, genç ve dinamik bir hükümdar olarak, devlete hakim oldu. Kıbrıs Lusignan Kralı ile bir anlaşma yapılarak, serbest ticaret kolaylaştırıldı (1213). Venediklilerle de bezer bir anlaşma imzalandı. Selçuklular’ın Akdeniz!e çıkışı olan Antalya’da, işler böylece düzenlendikten sonra, sıra Karadeniz kapısı olan Samsun ve Sinop’a geldi. Bu bölge İznik Laskarisleri ile Trabzon Komnenosları arasında bir çatışma alanı idi ve asayişin bozulması ticareti kötü etkiliyordu. Bunun üzerine Keykavus Sinop seferine çıktı, muhasaraya dayanamayan şehir teslim olarak Selçuklu tabiiyetine girdi (1214). Böylece, ilk defa Karatekin tarafından fethedilen Sinop, tekrar Türk hakimiyetine girdi. İzzeddin Keykavus, Kayseri kuşatması sırasında, Keykubat’ı bertaraf edip tahtını kurtarmak için, Keykubat’ın müttefiki II. Leon’u, bazı fedakarlıklarla kendi tarafına çekmek zorunda kalmıştı. Bunun sonucunda Ermeniler Kuzeye doğru genişleyerek Lulue (Ulukışla), Ereğli ve Larende (Karaman) kalelerini işgal ettiler. Sinop zaferinden sonra Keykavus bu kaleleri Ermeniler’den geri aldı (1216). Bu sırada Antalya’da işler tekrar karıştı. Ayaklanan Rumlar, Kıbrıs Kralı’nın da yardımı ile idareyi ele geçirdiler. Antalya’ya gelen Keykavus 1216 da şehri kurtardı. Bu sırada Ermeniler Antakya’yı zaptettiler ve Haçlılar’la araları bozuldu. Bu durumdan faydalanan Keykavus Kilikya’ya hareket etti. Ceyhan vadisinde Ermeni ordusunu mağlup edeip birçok Ermeni liderini de esir aldı. II. Leon, Keykavusla anlaşıp tekrar Selçuklu tabiiyetine girmek zorunda kaldı (1218). Fidye karşılığı esirler iade edildi. Keykavus, Ermeni seferinden sonra, bir süre Ankara’da dinlendi ve bu arada Erzincan Mengücük hükümdarı Fahreddin Behramşah’ın kızı Selçuk hatun ile evlendi. Halep’te, Melik Zahir’in ölümü üzerine yerine geçen oğlu Melik Aziz, küçük olduğundan, komşuları tarafından tehdit ediliyordu. Bunun üzerine şehrin ileri gelenleri, Keykavus’a sığınmayı uygun bulup onu Halep’e davet ettiler. Halep üzerine yürüyen Keykavus, çeşitli entrikalar sonucu mağlup oldu ve geri çekilmek zorunda kaldı. Halep, Melik Eşref’in eline geçti. Bu başarısızlığın da etkisiyle vereme yakalanan Keykavus 1220 yılında vefat etti. |